Notice: Function _load_textdomain_just_in_time was called incorrectly. Translation loading for the broken-link-checker domain was triggered too early. This is usually an indicator for some code in the plugin or theme running too early. Translations should be loaded at the init action or later. Please see Debugging in WordPress for more information. (This message was added in version 6.7.0.) in /home/patipedi/public_html/wp-includes/functions.php on line 6114
Sağlık garantili yavru söylemi aslında ne anlama gelir? • Patipedia
Saturday , November 23 2024

Sağlık garantili yavru söylemi aslında ne anlama gelir?

Üretici ya da petshop’lardan satın alınan yavru kedi ve köpeklerde sağlık garantili yavru söylemi kulağa hoş gelen bir pazarlama yöntemidir. Öyle ki, bu “garanti” yavrunun sağlıklı olacağı anlamına gelmez. Daha kötüsü yavruyu hastalanması halinde “geri alacaklarına” ve muhtemelen size “başka bir yavru” vereceklerine işaret eder. Defolu bir ürünü mağazaya iade edersiniz ya, o hesap. Bu durumda sorgulanması gereken pek çok şeyden en önemlisi o yavruya ne olacağıdır. Bu sorunun tek bir yanıtı olmamakla beraber genellikle hiç de iç açıcı sonuçları olmaz.

Gelirini bu işten sağlayan kişi ya da kurumlar daha çok para kazanmak uğruna hayvanları fabrikada mal üretirmişçesine çoğaltırlar. Bir batında fazla sayıda yavruyu marifet olarak görür, annenin ve yavruların sağlığını çoğu zaman hiçe sayarlar.

Yaşanmış bir olaydır: Bir arkadaşımız Türkiye’nin en meşhur hayvan satıcısından yavru bir Pomeranian alıyor. Yavru birkaç gün içinde hastalanıyor, “anlaşmalı klinik” bir türlü iyileştiremiyor. Kanlı ishal. Bu meşhur petshop ne yapıyor? O yavruyu geri alıyor ve yerine onlara göre “elinde kalan” – yani yaşı ilerlemiş ve onlar için ticari değerini kaybetmiş – Chihuahua’yı veriyor. İade alınan köpek hakkında bilgi verilmiyor.

Üretim çiftliğinden bir kare | Foto: ASPCA.org

Bir diğer olay, aynı petshop. Bir Akita yavrusu. Alındıktan sonra 1 hafta içinde ölüyor. Açılan davada petshop, “hayvanla bu kadar kısa sürede duygusal bağ kurulamaz” şeklinde beyanat veriyor. Hâlbuki kedi/köpek edinmek isteyen bir kişi, en az aylar öncesinden evini, ailesini, psikolojisini, bütçesini bu duruma hazırlamaya başlar ve hazır olduğunda bir hayvan edinir. Yani hayvan eve gelmeden önce, kişilerin geçtiği birçok safha, yaptığı birçok hazırlık vardır. Adeta o varmış gibi yaşamaya başlar. Petshoplar bunu reddeder, çünkü onların gözünde sattığı şey, yalnızca ticari değer taşıyan bir maldır.

Bunlar gibi daha birçok yaşanmış örnek verilebilir. Zira petshoplardan alınan hayvanların yarısından fazlası hastalanır, ölür, ya da “değiştirilir”.

Şartlarınızı gözden geçirip bir hayvanla yaşamaya karar verdiğinizde, onu hangi şartlarda, nasıl edineceğinizi de aynı titizlikle planlamanız çok önemlidir. Bir can alırken diğer canların canı yanmasın istiyorsanız petshoplardan değil, barınaklardan, ücretsiz hayvan sahiplendiren gönüllülerden ya da sorumluluk sahibi breeder’lardan (sorumlu yetiştirici) edinmeye özen göstermeniz sizi vicdani olarak da pek çok olumsuz sonuçtan kurtaracaktır.

Köpek Irkları ve Kinoloji Federasyonu üyesi olan dernekleri incelemek için buraya tıklayınız.

Bu konuyla bağlantılı yazılarımıza da bir göz atın:

Bunlara da göz atabilirsiniz

Görev başındaki köpeklere dikkat: Rehber köpekler ve görev köpeklerine yaklaşım

Hayatımızda ev ve aile köpeklerinin önemi çok büyük ve onlar hakkında birçok şeyi bildiğimizi var …

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *