Şule Hanım bize kaybettiği güzel köpeği Alf’ten bahsettiğinde, Patipedia’da ve evrende ölümsüz bir yeri olsun istedik ve kendisi de bize kırmayıp, resim ve yazılarını gönderdi.
Bir çoğumuzun yaşadığı, fakat ifade etmekte zorlandığı ya da çekindiği hisleri tüm açık yürekliğiliyle kaleme alan Şule Hanım’ın Alf’e sözleriyle sizi başbaşa bırakıyoruz…
“Benim oğlum, canım, ALF ‘im, dostum, arkadaşım, dert ortağım; Nereden bilebilirdim ki günün birinde cansız bedenini toprağa gömdükten sonra içimde tarifi olmayan bir acı pişmanlık, yalnızlık, küskünlük, çaresizlik; ve daha anlayamadığım boş ifadeler olacağını… Dünyanın en güzel, en içten, en dürüst ve karşılıksız sevgisini benimle paylaştığın için sanasonsuz teşekkür ederim.
Artık sabahları tepemde beni uyandırmak için kıyım kıyım ağlamayacaksın. Artık çişe çıkmak için saatler öncesinde kapının önünde nöbet tutmayacaksın. Artık her yediğimden bir lokma alabilmek için gözlerini dikip elimdekine bakmayacaksın. Artık yoksun. Sıkça leş gibi kokan ağzını, biri dışarıdan gelen, diğeri ise yemek seslerini dinleyen kulaklarını, tasmana ya da kazağına takılan, sinirlendiğinde parkelere hızlıca sürttüğün tırnaklarını, yemek yedikten sonraki geğirmelerini, rüya gördüğünde çıkarttığın acayip sesleri ve koşar durumdaki hallerini;
Ve herşeyini çok özledim ARKADAŞIM… O aptal gece seni hastaneden eve getirirken serumunu çıkarttıklarında kuyruğunu sallamanı hiç unutmayacağım. Ve son nefesini verdiğinde tuttuğum elini… Hoşçakal canımın Finfini, hoşçakal dostum, hoşçakal dert ortağım… Beni unutma olur mu…”