Salı , Nisan 16 2024

Debra ve kurtarılan yaşlı Pug George ile hayvan sevgisi üzerine bir söyleşi

Türkiye’de yaşayan yabancıların hayvan hakları mücadelesine ortak olmaları bizi her zaman çok mutlu etmiştir. Kimileri tesadüfen, kimileri ise kendi ülkelerindeki gönüllülüklerini devam ettirerek birçok hayvanı kurtarıyor, yaşatıyor, sahipleniyor. Debra ve kurtarılan yaşlı Pug George ile hayvan sevgisi üzerine bir söyleşi yaptık.

Fethiye’de yaşayan hayvansever Debra Paterson, bölgedeki pek çok hayvanın yaşamına dokunmuş bir kadın. Onun ismini en son İzmir’de bir barınaktan kurtardığı, kulakları kesilmiş ve çenesi kırık halde bulunan Pug George ile duyduk ve bu vesileyle sizlerle tanıştırmak için ona birkaç soru sorduk.

Patipedia: Fethiye’ye ne zaman taşındınız ve aktif olarak köpeklerle ilgilenmeye başlamanız nasıl gerçekleşti?

Debra: Fethiye’ye 2007 yılında yerleştim, ve partnerim Zahir’le 2008 yılında tanıştım. İlk köpeğimizi aldığımızda buradaki sahiplendirmeler ve barınaklardan haberdar değildik.

Aylarca düşündükten sonra bir Pug edindik ve ona Zühtü adını verdik. Bize o kadar neşe ve mutluluk getirmişti ki, o 3 yaşındayken yanına bir de Zilly adındaki yavru Pug geldi.

Zilly geldikten 2 hafta sonra Zühtü hastalandı ve ameliyat olması gerekti; fakat ne yazık ki anesteziden uyanamadı ve onu kaybettik.

p2

Bir yıl sonra, ailesinin yurtdışına yerleşmesi nedeniyle terkedilen 7 yaşındaki Pug Bella girdi hayatımıza. Zilly 2 yaşına geldiğinde, kısırlaştırma ameliyatı sırasında onu da kaybettik.

Zahir ve ben adeta yıkılmıştık ve tekrar başımıza geldiğine inanamıyorduk. Bunu aşmamız çok uzun zaman aldı.

Geçen sene Aralık ayında, Fethiye’deki hayvan barınağına gittik ve orada yürüyemeyecek durumda olan hasta bir Basset Hound gördük; adını Ruby koyduk.

Arka bacağında diş izinden kaynaklı olan yarası korkunç bir enfeksiyonla kaplıydı. Veteriner yarayı temizliyordu ancak anestezi ile operasyon yapılması gerekiyordu ve ben başımıza gelenlerden sonra buna izin vermek istemiyordum.

Ancak sonunda gereken yapıldı ve Ruby çok hareketli ve mutlu bir kıza dönüştü, iyileşmişti. Apartmanda yaşamak ona hiç uygun değildi, onun özgürce koşması, oynaması gerekiyordu ve biz ona bu şartları sağlayamıyorduk.

Bunun üzerine İngiltere’de bir kurtarma merkeziyle yazıştık, Ruby aşılarını oldu, gerekli işlemler yapıldıktan sonra Temmuz ayında İngiltere’ye gitti. Şimdi orada harika bir evi ve onu çok seven bir ailesi var.ru

Patipedia: Türkiye ve İngiltere’deki köpek kurtarmalarıyla ilgili bir karşılaştırma yapabilir miyiz? Türkiye’deki hayvanların durumunu öğrendiğinizde ne hissettiniz?

Debra: İngiltere’deyken Jack Russell cinsi bir aile köpeğimiz vardı, ancak açıkçası barınak ve merkezlerden pek haberdar değildik.

Türkiye’de ise bildiğimiz tek barınak Fethiye’dekiydi. Birkaç yıl önce Türkan Dağdelen ve HAYDOS’u bir arkadaşımdan duydum.

Hisarönü’ndeki köpeklere bakan bir arkadaşımdı ve zehirlenmekle tehdit edilen bir köpeği arabamla Türkan’a götürmemiz konusunda benden yardım istedi.

Arkadaşım Diane ve kızı Rosie o zamandan beri aktif olarak HAYDOS’a yardım ediyorlar. En az haftada bir gidiyor ve elimizden geldiğince maddi olarak da destek olmaya çalışıyoruz.

Patipedia: Şu anda kaç köpeğiniz var? Hangilerine geçici yuvalık yapıyorsunuz?

Debra: 9 yaşındaki Pug’ımız Bella var, huysuz ve kendini kraliçe sanıyor. (gülüyor)

12191077_10156215352150343_6241262607361737224_nSürekli ağladığı için Türkan’dan geçici olarak aldığımız minicik Minnie’miz var. Aldığımızda yalnızca 1 kiloydu.

2 kardeşiyle beraber Ağustos sıcağında bir kutuda terkedilmişler ve yaklaşık 3 gün öyle kaldıkları tahmin ediliyor. Türkan, ona güçlenene kadar bakacak biri gerektiğini söylediğinde Zahir’i aradım ve onu eve getireceğimi söyledim.

Şimdi 5 yaşında, tuvalet eğitimi %90 tamamlanmış durumda ve yuva arıyoruz.

Bir de son gelen zavallı Pug’ımız George var.

Türkan arayıp ondan bahsettiğinde, 3 köpekle nasıl başa çıkacağımı düşünmeden Zahir’e konuyu açtım ve tabii hemen evet dedi.

Diane ve Rosie ile onu İzmir’den aldık. Hatta onu beklerken Ikea’ya girdik ve eve 1 Pug ve iki halıyla döndük 🙂12188922_10154378376584358_3826492181759496824_n

Patipedia: Bahsettiğiniz Pug ırkı köpeğin tüm hayatı boyunca işkence çektiğini duyduk. Fiziksel ve psikolojik olarak son durumu nasıl?

Debra: Zavallı George, 9 yaşında. Hayatı boyunca kafeste tutulduğunu tahmin ediyoruz çünkü aynı odada küçük bir alanda dönüp duruyor ve nasıl rahatlayacağını bilemiyor.

Üretim için kullanıldığını düşünüyoruz. İlk geldiğinde sürekli bizim kızların üzerindeydi ama şimdi öğrendi, yapmıyor.

Onu bazen birinden ödünç almak zorunda kaldığım büyük bir kafesin içinde tutuyoruz çünkü başka türlü kesinlikle yatmıyor ve uyumuyor.

İzmir’den dönerken onu İzmir’de bir hayvan hastanesine götürdük. Bir dövüş köpeğiymişçesine kulaklarını kesmişler.

Bir gözü hiç görmüyor, diğeri %50 oranında görüyor. Dişleri yok ve çene kemiği kırılmış. Bunun düzeltileceği bir ameliyatı kaldırabileceğini düşünmüyoruz.

Onun dışında ciddi bir hırıltısı var ve röntgene girecek. Sandığımızdan daha güçlü ve mutlu bir ufaklık George. Güzel yemek yemeye de başladı ve yemeyi çok seviyor!

Patipedia: Yardıma muhtaç hayvanlara yardım etmek isteyenlere önerileriniz nelerdir?

Debra: Terkedilen hayvanların sayısını düşürmek için tüm köpeklerin kısırlaştırılması zorunluluk olmalı.

Keşke daha fazla insan sokak hayvanlarına baksa ve keşke hayvan bakımıyla ilgili insanlar daha bilinçli ve eğitimli olsa. Örneğin birçok insan yavru köpeklerin çocuklarda olduğu gibi tuvalet alışkanlıklarının zaman alacağını ve uğraşılması gerektiğini bilmiyor.

Halbuki tuvalet eğitimi verildikten sonrası daha kolay.george2

Ve keşke devlet hayvanlara karşı zulüm yapanlarve yerel belediyelerin köpek zehirlemeleri konusunda daha duyarlı olsa ve bunların engellenmesini yasalarla sağlasa…

Patipedia: Bunların dışında söylemek istediğiniz şeyler var mı?

Debra: İlk köpeğimiz, partnerim Zahir’e hayvanları anlamakla ilgili çok şey öğretti. Yazları Ölüdeniz’de bir restoranda çalışıyor ve oradaki sokak köpekleri onu çok seviyor.

Yemeklerini yedikten sonra etrafta yayılıyorlar, Zahir de onları hergün besliyor. Kışın da onları beslemeye Ölüdeniz’e gidiyoruz sürekli.

Geçtiğimiz yıllarda 3 tane olan köpekler bu sene 5-6 oldu ve daha yeni 2 tane daha terkedildi oraya.ruby2

Arabada daima köpek mamasıyla geziyoruz ve artık partnerim de her köpek gördüğünde durup yemek ve su veriyor.

Eğer ilk köpeğimiz olmasaydı, o bunları hiçbir zaman anlayamayacaktı.

Kendini hayvanlar konusunda çok geliştirdi, çok şey öğrendi, çevresine de öğretti, ve ben onunla gurur duyuyorum.

Röportaj/Çeviri: Patipedia

Bunlara da göz atabilirsiniz

Görev başındaki köpeklere dikkat: Rehber köpekler ve görev köpeklerine yaklaşım

Hayatımızda ev ve aile köpeklerinin önemi çok büyük ve onlar hakkında birçok şeyi bildiğimizi var …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir